Almanya’da 23 Şubat’ta gerçekleşecek erken seçimler öncesinde, Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) lideri ve Almanya’nın muhtemel başbakanı Friedrich Merz, Türkiye ile Avrupa’nın ortak dış politika çıkarlarını daha güçlü bir işbirliğiyle ele alması gerektiğini açıkladı.
Merz, Türkiye’nin Balkanlar, Kafkaslar ve Orta Doğu arasında kritik bir stratejik konuma sahip olduğunu belirterek, Ankara’yı Avrupa güvenliği için vazgeçilmez bir NATO müttefiki olarak tanımladı.
Berlin’de Anadolu Ajansı’na konuşan Merz, Türkiye’nin savunma ve güvenlik açısından Avrupa için kilit bir ortak olduğunu ifade ederken, özellikle ABD’nin dış politikasında muhtemel değişiklikler yaşanabileceğini ve bu yüzden Avrupa’nın Türkiye ile stratejik bir diyaloğu güçlendirmesi gerektiğini vurguladı.
ABD’NİN DIŞ POLİTİKASI DEĞİŞİRKEN TÜRKİYE’NİN ÖNEMİ ARTIYOR
Merz, ABD’nin özellikle Donald Trump liderliğinde NATO’ya yaklaşımının değişebileceğini ve Avrupalı ülkelerin güvenlik konusunda daha fazla sorumluluk alması gerekeceğini vurguladı. “ABD, NATO müttefiklerinden kendi güvenlikleri için daha fazla sorumluluk almalarını beklerken, Avrupalı NATO müttefikleri de ortak dış politika çıkarlarımızı nasıl daha iyi koruyabileceğimiz konusunda Türkiye ile stratejik bir diyaloğa girmelidir” dedi.
CDU lideri, Ukrayna’daki savaş ve Orta Doğu’daki gelişmelerin Almanya ve Türkiye arasındaki işbirliğini daha da önemli hale getirdiğini belirtti. Özellikle Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesinin ardından NATO’nun birlik içinde hareket etmesi gerektiğini ifade eden Merz, Türkiye’nin burada kritik bir rol oynadığını söyledi.
CDU/CSU SEÇİMLERDE ÖNDE, AMA KOALİSYON ŞART
Almanya’da yapılan son anketlere göre, CDU/CSU ittifakı %30’luk oy oranıyla birinci sırada yer alıyor. Ancak Merz’in hükümeti kurabilmesi için bir koalisyon ortağı bulması gerekecek. Mevcut anketler, Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) oylarının %15 civarında olduğunu gösterirken, Yeşiller ve liberal FDP’nin de seçimde belirleyici rol oynayabileceği belirtiliyor.
Merz, seçilmesi halinde Türkiye’nin Almanya’nın dış politikasında merkezi bir rol oynamaya devam edeceğini vurguladı. “Türkiye, Avrupa’nın güvenliği ve istikrarı için vazgeçilmez bir ortaktır. Türkiye ile yakın işbirliği sürdürülmelidir” şeklinde konuştu.
DÜZENSİZ GÖÇLE MÜCADELEDE TÜRKİYE’NİN ROLÜ
Merz, düzensiz göç konusuna da değinerek, AB-Türkiye arasındaki işbirliğinin artırılmasının önemine dikkat çekti. “Türkiye, geçtiğimiz yıllarda AB-Türkiye anlaşmasının bir parçası olarak milyonlarca Suriyeli mülteciye ev sahipliği yaparak olağanüstü bir iş yaptı” diyen Merz, Suriye’deki siyasi sürecin ilerlemesi halinde mültecilerin ülkelerine dönüşlerinin sağlanabileceğini aktardı.
“Suriye’de diktatörlüğün sona ermesiyle birlikte tüm etnik ve dini azınlıkların özgürce ve güvenli bir şekilde yaşayabileceği bir ortam oluşturulmalıdır. Ancak o zaman hem Türkiye’de hem de Avrupa’da bulunan Suriyeli mülteciler anavatanlarına dönebilecektir”
Almanya, Avrupa Birliği ile Türkiye arasında 2016 yılında imzalanan Göç Anlaşması kapsamında, Türkiye’ye mülteci barındırması için mali destek sağlıyor. Ancak bu anlaşmanın geleceği ve taraflar arasındaki işbirliğinin nasıl ilerleyeceği, Merz’in başbakan olması durumunda yeniden şekillenebilir.
TÜRKİYE-ALMANYA İLİŞKİLERİ GÜÇLENEBİLİR
CDU lideri, Almanya ile Türkiye arasındaki güçlü ikili siyasi ve ekonomik ilişkilere de dikkat çekerek, Almanya’da yaşayan 3 milyon Türk kökenli nüfusun bu bağların derinleşmesinde kilit bir rol oynadığını paylaştı.
“Almanya ve Türkiye arasında çok sayıda ikili bağlantı var. Türkiye’den milyonlarca insan Almanya’da yeni bir yuva buldu ve bu ülkenin inşasına yardımcı oldu. Milyonlarca Alman tatillerini Türkiye’de geçirmekten büyük keyif alıyor”
Merz ayrıca, Almanya ve Türkiye arasındaki ticaret ve yatırımların son yıllarda büyük bir ivme kazandığını belirterek, “Türk-Alman ilişkilerini daha da yoğunlaştırmak ve günümüzün büyük zorluklarını çözmek için birlikte çalışmalıyız” diye ekledi.
TÜRK KÖKENLİ SEÇMENLERE MESAJ: CDU’YA OY VERİN
Almanya’daki Türk kökenli yaklaşık 1 milyon Alman vatandaşının seçimlerde oy kullanması bekleniyor. Geleneksel olarak Türk kökenli seçmenler Sosyal Demokratlar (SPD) ve Yeşiller Partisi’ni desteklese de, Merz CDU/CSU’nun sunduğu politikaların göçmen kökenli vatandaşlar için de en iyi çözümleri sunduğunu savundu.
“Türk göçmen kökenli vatandaşlarımız da tüm diğer Alman vatandaşları gibi işleyen bir devlet, adil fırsatlar ve çocukları için iyi bir eğitim istiyor. CDU da tam olarak bunu savunuyor”
Ayrıca CDU’nun aile değerlerine ve geleneğe verdiği önemin, göçmen kökenli seçmenler için cazip bir alternatif sunduğunu söyleyen Merz, “Ailesiyle birlikte güvenli bir Almanya’da yaşamak isteyen herkes CDU ve CSU’yu desteklemelidir” ifadelerini kullandı.
ALMANYA’NIN GELECEĞİNİ ŞEKİLLENDİRECEK SEÇİMLER
Almanya’nın 23 Şubat’ta gideceği erken seçimler, Avrupa’nın ekonomik güç merkezinin siyasi manzarasını yeniden şekillendirebilecek kritik bir oylama olarak görülüyor.
Mevcut hükümetin koalisyon ortakları Sosyal Demokratlar (SPD), Yeşiller ve FDP arasındaki anlaşmazlıklar nedeniyle dağılması, ülkenin erken seçime gitmesine neden oldu. Özellikle ekonomi ve maliye politikaları konusunda yaşanan anlaşmazlıklar, hükümetin düşmesine yol açtı.
Merz’in başbakan olması halinde, Türkiye ile Avrupa arasında daha güçlü bir diyalog kurulması, göç politikalarının yeniden şekillendirilmesi ve Almanya’nın NATO’daki rolünün artırılması bekleniyor. Avrupa’daki jeopolitik dengeler açısından kritik bir dönemde yapılacak bu seçimler, Almanya’nın önümüzdeki yıllardaki politikalarını belirleyecek.